Wordpress’in blog altyapısı olarak başlayan serüveni, blog gelir modeli noktasında farklı çözümlere imkan verdi. Çeşitli abonelik modeli satışları ve içerik satış modelleri olarak öne çıkan diğer çözümler, Woocommerce’in kapsayıcılığı karşısında eriyerek, günümüzde her 4 web mağazasından 1’i tarafından tercih edilen modern bir altyapının unsurlarına dönüştü. Evet, günümüzde Woocommerce neredeyse tüm ticari operasyonlar için çözümler sunuyor, peki bunca kullanıcısına rağmen en iyi çözüm mü? Avantajları ve dezavantajları neler?

Woocommerce’i Anlamak

Wordpress altyapısının en çok tercih edilen genişletmesi veya ana eklentisi olarak hayatına devam eden Woocommerce, Wordpress’te sunulan pek çok ücretsiz geliştirmenin aksine ücretli geliştirmeleriyle ön plana çıkıyor. Çünkü Wordpress’in aksine kısmen ücretsiz bir vizyon yerine, satış odaklı -gelir elde amaçlı- bir platform sunması. Dolayısıyla pek çok deneme ve ücretsiz sürüme sahip geliştirmeler de olsa, gerçek anlamda fark yaratacak tüm çözümler ücretli olarak sunuluyor.

Bir geliştirme için ücret ödemek, bir işletme için sorun değildir ve giderleri içinde yer alır. Ne var ki geliştirmeler Wordpress ve Woocommerce geliştirmeleriyle birlikte güncellenmelidir. Dolayısıyla sürekli çalışmayı barındırır. Bu yüzden de bir geliştirme genellikle ömür boyu sahip olunabilecek bir yazılımdan ziyade, belirli dönemlerde ödenerek güncelleştirilmeye devam eden bir hizmet alma şeklinde karşımıza çıkar. Bir başka deyişle, bir geliştirmeye aylık veya yıllık abonelik sağlayarak hizmet alırsınız ve bu yenilemediğinizde hizmetiniz kesilir.

Bütçe ve Olasılıklar

Wordpress’in her 3 siteden 1’i olma avantajını kullanarak küresel e-ticaretin %25’ine hakim olan Woocommerce’te aradığınız her türlü çözüme karşılık bulabilirsiniz. Burada asıl olan bütçenizdir. Açık kaynak kodlu bir yazılım olmasının avantajı, ömür boyu ücretsiz ana güncelleştirme desteği ve eklenti olarak adlandırdığımız geliştirmelerin çeşitliliğidir. Bütçeniz doğrultusunda kendinize özel bir web yazılımı geliştirmeye karar verdiğinizde, satış sonrası hizmetler için yüklü ücretler ödemeye devam edersiniz. Üstelik bir noktada teknoloji basamak atladığında muhtemelen yaptığınız yatırım dünün teknolojisi olarak kalmaya mahkum olacaktır; en iyi ihtimalle yine yüksek bir bütçeyle sınıf atlama gündeme gelebilir. Tüm bu maliyetli sürecin aksine, Wordpress-Woocommerce bu yenilikleri temel düzeyde ücretsiz sunar.

Pek çok çözümün halihazırda mevcut olduğu Woocommerce’de tam olarak isteklerinizi karşılayan bir eklenti olmayabilir. Peki bu bir sorun mu? Bu sorun aşılabilir mi? Evet. Neredeyse tüm istekleriniz web geliştiriciler tarafından, gerekirse adınıza da lisanslı şekilde sıfırdan çözüm üretebilirler. Fakat bu işlem öncesinde ufak bir hatırlatma yapmakta fayda var…

Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek var mı?

Muhtemelen ihtiyacınızın olduğunu düşündüğünüz geliştirme, çoktan geliştirilmiş ve devamında bir başka geliştirmenin kapsayıcılığı altında kalmış olabilir. Hatta bir başka geliştirme, zamanla istenen sonucu sağlamadığı için bir başka yönde evrilmiş olabilir. Amerika’yı yeniden keşfetmek, yani bir süreci yeniden deneyimlemek isteyebilirsiniz, fakat bir önceki deneyimi göz ardı etmeyin.

Bu durumu bir örnekle açmak doğru olacaktır. Örneğin, ürün iadeleri için bir iletişim formu eklentisine ihtiyaç duyuyor ve bunun en geçerli çözüm olacağını düşünüyorsunuz diyelim. Buradaki form geliştirmesini “iade” başlığıyla bulamayabilirsiniz. Çünkü iade bir alt kümedir ve bunu herhangi bir form eklentisi altında özelleştirip kullanmanız mümkün. Dahası, iade konusunda geliştirilmiş türlü eklentiler mevcut. Direkt siparişler veya müşteri hesabı üzerinde işlem yapılabilir. Üstelik o kadar geliştirilmiştir ki iade edilecek kargo bilgisinden, parçalı iadeye kadar (alınan 3 üründen 1’i veya 2’si iade edilmek istneiyor olabilir) geliştirmeler mevcuttur. Bu durumda bir formun olması, bu işi otomasyona dönüştüren sürecin karşısında çoktan geliştirilmiş ve nihai bir ürüne dönüştürülmüş yeni teknolojiyi göz ardı etmektir.

Yazılım dünyasının hâlâ en kompleks konularından biri taşınma ve aktarmadır. Yazılımcılar bazı durumlarda kullanıcılara içe ve dışa aktarma noktasında bilinçli kısıtlamalar getirirler. Woocommerce tabanında her şey içe ve dışa aktarılabilmektedir. Ne var ki ücretsiz sürümünü kullandığınız geliştirmeler içe aktarmaya müsadeederken dışa aktarmada ücretli sürüme geçmenizi isteyebilirler. Bu dikkat etmeniz gereken durumlardan biridir. Ürünlerinizi Woocommerce dolayısıyla ücretsiz aktarıyor olabilirsiniz fakat bir geliştirmeyle ürünlerinizle ilgili bağımsız içerikleri aktarmakta sorun yaşayabilirsiniz.

Milyonlarca müşterisi olan bir pazaryerlerinde (Amazon, HepsiBurada, N11, Trendyol, GittiGidiyor, vd.) bir dükkan kurmak, Woocommerce gibi bir e-ticaret platormu kurmaktan çok daha faydalı diye düşünebilirsiniz. Evet, alalede bir caddede dükkan yerine AVM’de yer almak daha cezbedici gelebilir. Ne var ki bunu ağır komisyon bedelleriyle ödersiniz. Günün sonunda satış hacminiz ne olursa olsun, kazancınız büyük bölümü milyonlarca lira reklam bütçesi olan bu pazaryerlerine gider.

Yine de bir Woocommerce sitesine sahip olup pazaryerlerinde yer alabilirsiniz. Burada kullanacağınız bir entegrasyon aracı, Woocommerce sitenizdeki X fiyatlı bir ürünü X+Y artı maliyeti ekleyerek satmanıza yardımcı olabilir. Bir çok tüketici, pazaryerlerindeki ürünlerin başlıklarını kopyalarak Google’da da aratıyor. Tam da bu noktada iyi bir SEO ile (arama motoru optimizayonu) Google’da karşılarına çıkarak X+Y fiyatı yerine X fiyatından Woocommerce sitenizde satış yapmanız mümkün.

Ödeme Aracıları Komisyonları

Bir Woocommerce sitesi için en iyi ödeme araçları havale ve kredi kartıdır. Bankalardan alınan Sanal POS geliştirmeleri ile 30-45 gün sürelerde elde edilecek gelirler işletmenize zarar verecektir. Bu yüzden onaylı ödeme aracıları devreye girer. PayTR ve İyzico bu firmaların başında gelir. Çok daha kısa sürelerde uygun komisyon oranlarıyla ödemenizi direkt hesabınıza almanızı sağlarlar.